kökleşmiş

kökleşmiş
adj. rooted, deep rooted, deep seated, engrained, grassroots, ingrained, ingrown, inveterate
* * *
1. deep rooted 2. inextirpable 3. ingrained (adj.)

Turkish-English dictionary. 2013.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • köklü — sf. 1) Kökü olan 2) mec. Kökleşmiş, iyi yerleşmiş, kalıcı olan, esaslı 3) mec. Soylu, soyu sopu belli, iyi tanınan Birleşik Sözler köklü aile …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • paradoks — is., Fr. paradoxe Kökleşmiş inanışlara aykırı olarak ileri sürülen düşünce Başından beri çevremizde bize karşı bir kalabalık, gerçek dışı bir grup olarak kaldık, toplumsal bir paradoks olarak. A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • terviç etmek — bir düşünceyi tutmak, desteklemek Fikir hürriyetini terviç eden teşekküller İslam memleketlerinde kökleşmiş bulunuyordu. A. H. Çelebi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • RİŞE-GİR — f. Kökleşmiş, kök tutmu …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”